By 
ABD’de Virginia Teknoloji Enstitüsü (Virginia Tech) Bilim Kolejinde vücut yağ kitlesini azaltan küçük bir mitokondriyal ayrıştırıcı molekül tanımlandı
Fareler üzerinde yapılan deneylerde BAM 15 adlı bu molekülün, vücuda giren besin miktarı ve kas kitlesinden bağımsız olarak vücut sıcaklığını arttırmadan yağ kitlesini azalttığı tespit edildi.
Nature Communications dergisinde yayınlanan araştırmada, obezite, diyabet ve karaciğer yağlanması gibi hastalıkların tedavisi ve önlenmesi açısından umut verici bulgulara ulaşıldığı belirtildi. Araştırmanın sorumlularından olan Kimya Profesörü Webster Santos, obezitenin toplumda büyük bir problem olduğunu belirterek “İnsanların kilo vermesi ve bunu koruması, rejim yapması çok zor olabiliyor. Bu yüzden farmakolojik bir yaklaşım veya bir ilaç işe yarayabilir ve tüm topluma faydalı olur” şeklinde konuştu.
Santoz ve ekibinin tanımladığı BAM 15 molekülü, vücuttaki yağ kitlesini azaltmasının yanı sıra, insülin direncini azaltıyor ve oksidatif stres ve inflamasyon üzerinde de faydalı etkileri bulunuyor.
BAM15’İN DAHA ÖNCEKİLERDEN FARKI NE?
Fareler üzerinde yapılan bir dizi çalışmada BAM15’in yüksek dozlarda alındığında dahi toksik olmadığı ve beyindeki doyma merkezini etkilemediği görüldü. Geçmişte, pek çok yağ yakıcı ilaç, vücudumuza yemeyi kesmemiz gerektiğini söylüyordu, ancak bu durum kısa sürede geri tepiyor, hastalar daha fazla yemeye başlıyordu. BAM 15 fare denemelerinde ise, denek hayvanların kontrol grubuyla aynı miktarda beslenmesine rağmen yağ kitlesi yaktıkları gözlendi. Daha önceki mitokondrial ayrıştırıcıların başka bir yan etkisi de artan vücut ısısıydı. Bu araştırmada ise BAM15’le beslenen farelerin vücut ısısında da herhangi bir artış olmadığını gözlemlendi.
Araştırma ekibi, hayvanlarda denenen yağ yakıcı tedaviyi, insanlarda karaciğer yağlanması (NASH) gibi rahatsızlıklarda da uygulamayı amaçlıyor. Ancak mitokondriyal ayrıştırıcı moleküllerin kullanım alanının sadece obezite ve NASH’la sınırlı olmadığı, bu tedaviyle nörodejenerasyon ve yaşlanmaya sebep olan oksidatif stresin de minimize edilmesinin amaçlandığı belirtiliyor.
